İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Başkanı Aydın Dinçer, madencilik sektörünün 2019 ve 2023 hedefleri kapsamında önemli açıklamalar yaptı. 2019’da ‘Turkish Stone’ mottosu ile Türk doğal taşını dünyaya tanıtmak için çalışmalarına devam edeceklerini belirten Dinçer, 2023 hedeflerine ulaşmak için çok çalışmak gerektiğini belirtti
Doğal taş sektörü; yüksek ihracat potansiyeli, iç piyasa tüketimi, doğal taş makineleri üretimi ve ihracatı ile Türkiye ekonomisine önemli bir katkı sağlıyor. Özellikle son dönemde mermer üretiminde, klasik mermer üretim yöntemlerinin değişmeye başlaması, nitelikli işgücü ve ileri teknolojiye dayanan modern üretim yöntemlerinin daha çok kullanılmaya başlanması, büyük firmaların yapmış oldukları yatırımlarla birlikte bütünleşmiş üretim yapan tesislerin de devreye girmesiyle işlenmiş mermer üretiminde büyük artış kaydedildi. Uygulanmaya başlanan modern ocak üretim yöntemleri ve son teknikler sayesinde rekabetin çok yoğun olduğu dünya doğal taş pazarına uygun üretim ve pazarlama yapabilecek ürünler hazırlayan tesis sayımız arttığını belirten İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Aydın Dinçer, tüm bu gelişmelerin 2019 yılı ihracat rakamlarına olumlu yansıyacağı belirtti.
‘Turkish Stones’ tanıtılmaya devam edilecek
İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Aydın Dinçer
Sektör olarak 2019 yılında öncelikli olarak bulundukları konumu korumayı hedeflediklerini belirten Dinçer, “2019 yılında gelişebilecek sektörel olumsuzluklara hazırlıklı olarak ihracatımızı artırmaya yönelik çalışmalara devam edeceğiz. İhracatçı birliklerinin üzerine düşen ana görev ihracatı arttırmak. 2018 yılı Kasım ayında başladığımız sektörel ticaret heyeti organizasyonlarımıza 2019 yılında da devam edeceğiz. Her iki ayda bir belirlediğimiz hedef ülkelere sektörel ticaret heyetleri düzenleyeceğiz. Geçtiğimiz Kasım ayından bu yana 8 ülkeye yönelik ticaret heyetleri gerçekleştirdik. Önümüzdeki dönemde de Arjantin, Şili, Almanya, Çin Halk Cumhuriyeti, Hindistan, İngiltere, BAE, Brezilya, Meksika, Kuveyt, Katar ve daha başka ülkelere Ticaret Heyetleri düzenleyeceğiz. Mevcut pazarlarımızı korumakla birlikte yeni pazarlara ihracatımızın artması yönündeki faaliyetler de önceliklerimiz arasında. Doğaltaş Pazarının büyütülmesine yönelik tasarım ve mimarinin bir parçası olarak Türk mermerinin dünya mermer pazarında marka yapılması amacıyla, İMİB olarak Türk taşını dünyaya tanıtmak adına “Turkish Stones” mottosu ile yurt dışındaki etkinliklerde yer almaya devam edeceğiz” dedi.
“Devlet teşviklerinin arttılması gerekiyor”
İhracat için üretim, üretim için ise teşviklerin şart olduğunun altını çizen Dinçer, “2023 yıl hedeflerine ulaşmamız için 2019 ve sonraki yıllarda çok çalışmalıyız. Türkiye ekonomisi için maden ocakları da sanayi kuruluşları gibi önem arz ediyor. Bu nedenle sürdürülebilir madencilik için yatırımların gerçekleştirilmesi, bu noktada da devlet teşviklerinin artırılması gerekiyor” şeklinde konuştu. Enerji maliyetlerinin artması rekabet güçlerinin azalmasına neden olduğunu ifade eden Dinçer, “Madencilik özelinde en önemli maliyetimiz akaryakıt. Akaryakıtta ÖTV’siz kullanım olursa madencilik faaliyetleri bir anda çok büyük artış sağlayacak ve ihracatımıza olumlu katkı sağlayacaktır” dedi. Önümüzdeki süreçte bürokratik engellerin kaldırılması ve izin süreçlerinin hızlandırılması ile daha fazla üretim yapabileceğini belirten Dinçer, “İhracatımızı da artırabiliriz. Hem bireysel hem sektör olarak tasarrufa gitmeliyiz. Ülkenin finans kaynaklarını daha da güçlendirmeliyiz. İhracatçı birliklerinin üzerine düşen ana görev ihracatı arttırmak. Mevcut ekonomik durumda bunu nasıl avantaja döndürebiliriz ona bakıyoruz. Yurt içinde artan ve azalan döviz kurlarının istikrarlı hale gelmesi ile sektör ileriye dönük satış anlaşmalarını daha rahat yapabilecektir” şeklinde konuştu.
Markalaşma vurgusu
ABD’nin başlattığı ticaret savaşlarının tüm dünyayı etkilediği vurgulayan Dinçer, “Bu savaşlarda bir yumuşama olması halinde bu durum tüm dünya ülkelerine olumlu yansıyacak, dolayısıyla inşaat sektörüne bağlı olarak doğal taş sektörümüzü de olumlu etkileyecektir. Türk doğal taşının en önemli gündem maddelerinden birinin de markalaşma olduğunu belirten Dinçer, “Biz Turkish Stones markasını tüm dünyada Türk Doğal Taşının kalitesini yansıtan bir marka olarak konumluyoruz. Türkiye, dünyanın en kaliteli, en çeşitli mermer yataklarına sahiptir. Kalitemizin bilinmesi, tanınması, mermerimizin şık ve konforlu bir tasarım malzemesi olduğunu Turkish Stones markasıyla tüm dünyaya anlatmak için tüm platformları kullanıyoruz. Dünyada karar vericiler ve son kullanıcının Turkish Stones’u tanıması sektörü düşük fiyat sıkıntısından kurtaracak,markalaşma süreci ihracatımıza olumlu yansıyacaktır” ifadelerini kullandı. Sektörün diğer bir gündem maddesi ise sektörle ilgili yanlış ve olumsuz algıları değiştir olduğuna değinen Dinçer, “Bizler, çevre, iş güvenliği gibi konulardaki hassasiyetimizi kamuoyuna daha çok duyurmak için çaba sarf edeceğiz” dedi.
